TOPYEKÜN SALDIRI
1-Şehit Polis Memuru Sedat Yabalak (Mersin) 28 Ağustos 2015’de Lice - Genç yolunda,
2- Şehit Polis Memuru Vedat Kaya (Mardin) 24 Temmuz 2015’de Lice-Genç yolunda,
3- Şehit Astsubay Semih Özbey (Malatya) 18 Eylül 2015’de Tunceli- Pülümür yolunda,
4- Şehit Uzman Çavuş Hüseyin Sarı (Kahramanmaraş) 13 Ağustos 2015’de Lice-Genç yolunda,
5- Şehit Uzman Çavuş Mevlüt Kahveci (Kırıkkale) Eylül 2015’de Hakkari-Çukurca yolunda,
6- Şehit Uzman Çavuş Sedat Vardar (Bingöl) 12 Aralık 2015’de Şırnak’ta,
7- Şehit Uzman Çavuş Ümit Gıcır (Kırıkkale) Hakkari-Çukurca yolunda,
8- Şehit Er Adil Kavaklı (Osmaniye) 2 Ekim 2015’de Tunceli- Pülümür yolunda,
9- Şehit Er Müslüm Altuntaş (Şanlıurfa) 2 Ekim 2015’de Tunceli - Pülümür yolunda,
10- Şehit Er Sedat Sorgun (Erzurum) 13 Ağustos 2015 Lice-Genç yolunda,
11- Şehit Er Süleyman Sungur (Siirt) 13 Ağustos 2015’de Lice- Genç yolunda
12- Şehit Sivil Devlet Görevlisi E.P. 4 Ağustos 2017’de Irak Süleymaniye’de,
13- Şehit Sivil Devlet Görevlisi A.G. 4 Ağustos 2017’de Irak Süleymaniye’de kaçırılmıştı.
Ve... Bu 13 şehidimizden sonra 2 gün önce toprağa verdiğimiz 3 şehidimiz daha.
- Yüzbaşı Burak Coşkun
- Yüzbaşı Ertuğ Güler
- Astsubay Kıdemli Çavuş Harun Turhan...
16 şehidimizin tamamı bu milletin (83 milyonun) birliği, devletin bekası için gözlerini kırpmadan şehadet şerbetini içtiler. Rabbim onlara rahmet eylesin. Ailelerine sabır versin.
Bu toprakları ‘vatan kılmak’ için çok şehid verdik. Türkiye’de bağımsızlığımız için şehid vermemiş tek bir hane bulamazsınız.
Şehitlerin ismini tek tek niye yazdım? Yurdun dört bir yanından Türk, Kürt veya bir başka etnik yapıya mensup fark etmez, aslan gibi gençlerimiz bağımsızlığımız, bayrağımız, namusumuz için can verdi.
Türkiye, bugün terörle mücadelede iyi bir noktada. Bunun elbette birçok nedeni var. Öncelikle millet, devlet ve hükümet terörle mücadelede evlatlarının arkasında sonuna kadar duruyor. Terörle mücadelede kullandığımız silah ve mühimmat ile ön istihbarat araçlarının önemli bir bölümü artık yerli ve milli olarak üretiliyor.
15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra asker ve polis içindeki FETÖ yapılanmasına ağır darbe vuruldu. FETÖ ile ilişki ve iltisaklı alçaklar artık aynı istikametten talimat aldıkları PKK ve diğer terör unsurlarına içten bilgi veremiyorlar.
Ülke içindeki terörist sayısı 250-300 aralığına kadar düştü. Türkiye, Irak’ta PKK’lı teröristlerin mağaralarına her türlü anlık ve başarılı operasyonlar yapıyor. Suriye’deki ABD ve diğer ülkelerin himayesindeki PKK (PYD) yandaşlarının önüne bir set-duvar ve tampon bölge oluşturuldu. Sızmalar konusunda artık çok daha dikkatliyiz...
Avrupa destekli DHKP-C gibi terör yapılanmaları ile içeride kararlı bir mücadele sürdürülüyor.
Türkiye’nin bu duruşuyla terör örgütleri, işbirlikçileri ve onların ağababalarının saldırıları bundan sonra daha da artacak.
Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör ataması bahanesi ile başlatılan gösterilerin hangi noktaya geldiğini gördünüz. PKK elebaşı Duran Kalkan açıkça bu gösterilere destek çağrısı yapıyor. PKK’sından FETÖ’süne, DHKP-C’sinden LGBT’sine, aklınıza ne kadar terör yapılanması ve şer odağı geliyorsa hepsi bir oldu. Bunların tamamı AK Parti iktidarı veya Cumhurbaşkanı Erdoğan bahanesi ile devletin bekasına, milletin birliğine saldırıyorlar.
Ve maalesef malum parti hariç, bazı siyasiler de ‘illa ki Erdoğan karşıtı tavır takınacağız’ diye bilerek veya bilmeyerek bu şer cephesine destek veriyor. AK Parti ve Erdoğan husumeti, bazı çevreler için devlet-millet düşmanlığına dönüştü.
Bu saldırılar bundan sonra daha da artacak. O terör yapılanmaları ve şer odakları tetikçilik yapmaları için daha fazla talimat, teçhizat ve para alacak. ABD’nin yeni yönetimi güya Irak’taki PKK saldırısını kınarken Suriye’deki yapı farklıymış gibi, yine onlara binlerce tır silah gönderecek. İçimizdeki FETÖ’cüler içten içe hala hainliklerini sürdürecek.
ABD, AB ve bazı Ortadoğu ülkeleri Akdeniz, Ege, Libya, Azerbaycan vs konularda ekonomik göstergeler dahil Türkiye’ye her yolla saldırıya devam edecek.
Ne zamana kadar?
Sandık milletin önüne gelinceye kadar...
Salgının neden olduğu bir ekonomik sıkıntı malum. İşte bu çevreler ekonomik darboğazı da kullanarak, iktidar cenahını köşeye sıkıştırma adına ‘topyekün saldırı’ başlattı. Bana göre 2022’nin sonbaharında, iktidara göre süresinde yapılacak seçimlere kadar bu saldırılar artarak devam edecek.
KULİS BULVARI
HOCA’YI TAKDİRLE AYAKTA ALKIŞLIYORUM
ERÜ Aşı Geliştirme Merkezi’nin başında bulunan Prof. Dr. Aykut Özdarenli’yi ekranlardan tanıyorum. Hoca çok ön plana çıkmayı sevmeyen, bilim yapma çabasındaki bir isim. İsteseydi bu süreçte hemen her gün bir TV ekranında boy gösterirdi. Cuma günü Şehir Hastanesi’nde düzenlenen ‘tıp fakültesi duyuru’ programında Taner Yıldız Bakanımız, Aykut Hoca’nın 8-10 kişilik ekibiyle şu anda Faz-2 çalışmasını yürüttüğü aşının ‘fikri mülkiyet hakkı’nı devlete devrettiğini söyledi. Sadece yüzde’lik gelirin AR-GE çalışmalarına ayrılması şartını koşmuş Hoca. Dünyada aşı ile uğraşan bilim insanları halk tabiriyle ‘milli milyoner’ oldu. Aykut Hoca’nın ne kadar yürekli, yiğit, vatan sevdalısı, maddeye (paraya-makama-mevkiye) tenezzül etmediğini gördünüz değil mi? Böyle kıymetli bir bilim insanını takdirle ayakta alkışlıyorum.
Mış… Miş… Muş…
00-Türkiye, şehitlerini gözyaşları ile toprağa verirken Kayseri’den de PKK ve işbirlikçilerine lanet sesleri yükselmiş.
00-İl ve ilçe Hıfzıssıhha Kurulları’nın vaka sayısının az olduğu bölgelerde rahatlama adına karar alması bekleniyormuş.
00-MHP büyük kongresinde Serap Şule Kalın’ın MYK üyeliğine devam etmesi beklenirken, 2 vekilden birinin de MYK’ya gireceği konuşuluyormuş.
00- MHP İl Başkanı Serkan Tok, bu kez Kültepe Kaniş-Karum’dan seslenmiş.
00-Başkan Büyükkılıç, Beydeğirmeni’ne kurulan biyogaz tesisinin Türkiye’nin en büyüğü olacağını ve 6 ayda hizmete gireceğini söylemiş.
00- Palancıoğlu, başkanı olduğu Serbest Bölge’ye yeni ufuklar açma niyetindeymiş.
00- İldem’e yapılacak hastane projesi rafa kaldırılmış.
Diğer Makaleler
Yazarlar
