BİN YIL SÜRECEK MÜCADELE

Oktay Ensari kardeşimle ilgili kanatlarımı daha önce uzun uzun yazmıştım. Oktay Abi ile ilgili yeni bir şey yazmama gerek yok.  Geçtiğimiz günlerde, ‘Veliciğim, 15 Temmuz’la ilgili bir gazete çıkartacağım; senden bir yazı istiyorum’ dedi. 28 Şubat için kudretli general, ‘Bin yıl sürecek’ demişti. Kaç yıl sürdüğünü gördük.

 Asıl bin yıl sürecek olan başımızda bir büyük bela var. O da FETÖ yapılanması. Bu devlet,bu millet, 2014’den sonra kısmen, 15 Temmuz  2016’ dan bu yana ise topyekün FETÖ ile mücadele ediyor.

Kahır ekseriyetimiz bu yapılanmayı  yıllar önce ‘Allah rıza için,İslam için hizmet eden bir cemaat’ zannediyorduk. O gece anladık ki bunlar bir cemaat değil,yıllardır CIA ve MOSSAD gibi istihbarat örgütleri tarafından özel olarak eğitilmiş,küresel güçler tarafından himaye görmüş Türkiye başta İslam ülkeleri ile gelişmekte olan bazı ülkelerde efendilerine hizmet edecek bir nesil yetiştirme çabasındaki ihanet şebekesiymiş.

TV yorumlarımda, gazete yazılarımda FETÖ yapılanması için ‘PKK’dan daha da alçak bir örgüt’ benzetmesi yaptığım zaman etrafımızdaki bazı isimlerin ‘abartmıyor musun’ der gibi baktığını gördüm. Evet FETÖ, PKK’dan daha tehlikeli, Türkiye’ye, İslam’a ve insanlığa O’ndan daha fazla zarar veren9 ve verecek olan bir örgüt… 40 yıldır PKK’nın kim olduğunu,arkasında hangi güçlerin olduğunu bilerek mücadele ettik,ya bunlar?. Ya bunlar, dinimizi, değerlerimizi, tüm kutsallarımızı kullanarak ‘bizden biri’ gibi içimize girip, devletimizi işgal ve iç savaş çıkartarak Irak’a; Suriye’ye döndürmek istediler.

Bu satırları okuyan bazı isimler, ‘Amma da ağır yazmışsın’ diye düşünebilirler. Elbette FETÖ ile mücadelede KHK’lar veya soruşturmalarda hepimizin çevresinde mağdur edilmiş isimler olabilir. Onlara bakarak hüküm verirseniz yazdığımın ağır olduğunu düşünebilirsiniz. Ama, devletin - milletin kendilerine emanet ettiği  uçakları ile Meclis’i,Cumhurbaşkanlığını,Genelkurmayı,emniyeti, camilerimizi, hepsinden de önemlisi masum insanları bombalayan,üzerlerine kurşun yağdıranlara ne demeli. Bunlar PKK’lı teröristlerden daha   az alçak görebilir miyiz?

Evet, devletimiz FETÖ ile  ciddi bir mücadele içerisinde. Ama, ben bu mücadelenin bin yıl daha devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. Hala devlet kurumlarındaki bu yapılanmanın tam olarak temizlenmediğine inananlardanım. Hala o ihanet şebekesinin hücrelerinin diri olduğunu düşünüyorum.

 Bu ihanet şebekesinin efendileri bizden 1071’in, 1453’ün hatta   Ağustos 1922’nin intikamını almak istiyorlar. Bu intikam  ateşi onları sürekli diri tutacaktır.  Bunun için bizde o intikam ateşinin hiç sönmeyeceğini bilerek bin yıl birlik ve beraberlik içerisinde  davranmak zorundayız.

Bir kaç cümlede o gece ve sonrasına dair Kayseri ve sektörümüzden de bahsetmek isterim.

Kayseri maalesef FETÖ’nün yıllardır etkili olduğu illerden biriydi. Darbeye teşebbüs edenler Yurtta Sulh Konseyi adı altında yayınladıkları bildiride İstanbul,Ankara ve İzmir’den sonra sadece Kayseri’nin adını zikrederek vali,belediye başkanı ve sıkıyönetim komutanı amaya kalkmadılar mı?..Haydi üç büyük ili anladık.Peki niye 4. İl olarak Kayseri var.

Evet Kayseri her manada FETÖ yapılanmasının önemli merkezlerinden biriydi. 15 Temmuz ve sonrasında  ( bazı istisnalar olabilir)  Kayseri’deki kamu görevlileri FETÖ ile mücadelede canla-başla çalıştılar. Belki mağdurlarda oldu; ama Kayseri bu yönde devletinin yanında olduğunu gösterdi.

15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında, Türk Basını da genellikle demokrasinin,milletin yanında yer aldı. Kayseri medyası her alanda FETÖ’ye karşı mücadelede dimdik dururken,yaygın medyada da FETÖ’nün sözcülüğünü yapan isimler dışında genel manada ihanet şebekesine karşı bur duruş vardı…

  Her alanda uyanık, birlik ve beraberlik içerisinde olmazsak, malum küresel güçlerle temasını hala güçlü şekilde sürdüren ihanet şebekesi, emin olun başını kaldırdığı zaman (Allah korusun) bu toprakları hepimize zindan eder. Onun için bu mücadeleyi devlet ve millet olarak bin yıl sürdürmeliyiz.

Cenab-ı Allah devletimizi,milletimizi böyle belalardan korusun inşallah.Kalın sağlıcakla…

Diğer Makaleler