Metin KÖSEDAĞ

BU İŞ SADECE DENETİM OLMUYOR

SAĞLIK Bakanı’nın son dönemlerdeki açıklamalarının tamamında “Kayseri” ismi var.

Ama hep olumsuz olarak önümüze çıkıyor.

Kayseri’deki Korona vakaaları her geçen gün biraz daha artıyor.

Öyle ki, önceki gün yapılan testlerin bin beşyüzü “pozitif” olarak kayıtlara geçmiş. 

Çok büyük bir rakam.

Evet sağlık alanlarımız iyi durumda, doktorlarımız başta olmak üzere sağlık personelimiz can siperane çalışıyor ama; bunların bütün emeklerini maalesef elbirliği ile heba ediyoruz.

Hem biz vatandaşlar,  hem de şehri yönetenler olarak.

Kusura bakmasınlar ama; bu iş “haber verilerek” yapılan denitemlerle olmuyor.

Olmadığı da ortada.

Rica, minnet, lütfen demeyle bu işin olacağı yok.

Verilmiş bir yetki varsa gerekiyorsa -ki gerekiyor- sonuna kadar kullanılmalı.

Yasak getirilecekse getirilmeli.

Kafeler mi kapatılacak, başka alanlar mı kapatılacak,  yok sokağa çıkma yasağı mı ilan edilecek, ne gerekiyorsa yapılacak.

Yoksa böyle üç günde bir çıkıp maske denetimleri  ile bu işin olmayacağı ortada.

Kimseyi suçlamak niyetin de değilim.

Ama inanın hastanelerimiz tıka basa doldu.

Vatandaşlar isyan etmeye başladı.

Bunun önüne geçilmesi gerekiyor.

Validir, Belediye Başkanıdır dahası İl Hıfzıssıhha Kurulu’dur.

Kim karar alacaksa almalı artık.

Yok bu şekilde devam ederse, daha kötü olur ve hiç kimse de bunun  vebalinin altından kalkamaz olur.

*

TÜYÜ BİTMEMİŞ YETİMLERİN HAKKI...

 

Futbol kulüplerinin içindeki durumu çözebilene aşk olsun.

Yoktur hiç birinin diğerinden farkı.

Teknik adamı kendinden öncekini topa tutar, başkanı keza öyle.

Şan, şöhret ve paranın olduğu futbol camiasından sağlıklı bir yapı beklemek de fazlaca iyimserlik olur

Türkiye liglerinde ne kadar kulüp varsa  ya batak, ya da çiftliğe dönüştürülmüş.

Öyle ki, ülkenin pandemi ile savaşını göre göre kulüplerin halâ devletten beklentilerine de inanın çok kızıyorum.

O kulüplerin geçmişlerinde yöneticilik yapanların özel şirketleri kat kat büyürken, aynı  kulüplerin borç batağına sürüklendiğini bilmeyen yoktur.

Hal böyleyken hala fitürsuzca yapılan harcamaların olduğu kulüplerin bu borçlardan kurtulmak için sürekli devlete baskı yapıp, “af istenmesini” de tüyü bitmemiş yetimlerin hakkına el uzatmak olarak görüyorum.

Diğer Makaleler