Bellona Kayserispor'un önceki teknik direktörü Sinan Kaloğlu, "Takımın güvenini kazandık, ancak dış faktörlerin etkisiyle bu süreç sekteye uğradı" dedi.
transfermakt.com.tr'nin sorularını yanıtlayan Kaloğlu Kayserispor serüvenine dair açıkalamalar yaptı. İşte o röportaj;
Transfermarkt.com.tr: Teknik direktörlük kariyerinize Altay’da başladınız. Bu alana yönelmenizdeki temel motivasyon neydi?
Sinan Kaloğlu: Futbolculuk dönemimde kurduğum büyük hayallerim, teknik direktörlük kariyerimde de yolumu aydınlattı. Teknik adamlık serüvenime Altay’da başlamak hayallerimden biriydi, çünkü orada futbolcu olarak şampiyonluk yaşamıştım. Bu hayali gerçekleştirmek büyük bir onurdu ama şartlar çok daha sağlıklı olabilirdi. Yine de o zorlu süreç, gelişimim açısından önemli bir tecrübe oldu.
Transfermarkt.com.tr: Altay’daki zorlu süreçte genç oyuncularla nasıl bir dönüşüm sağladınız?
Sinan Kaloğlu:Kadromuzun %70’i U19 takımından oluşuyordu. Bu genç oyuncu grubuna pozisyon oyunu başta olmak üzere, futbolun temel prensiplerini anlatmak için uzun süreli saha içi eğitimlere odaklandık. Takım içi rol dağılımları ve oyun ezberleri üzerine yoğun çalıştık. O dönem yaşanan puan silmeleri ve ekonomik krizlere rağmen, play-off hattına kadar ulaşarak birçok kişinin beklentilerini aştık. Genç oyunculara yatırım yapmak, onların hayallerine ortak olmak her zaman beni heyecanlandırmıştır.
Transfermarkt.com.tr: Efe Sarıkaya’yı 17 yaşında uluslararası seviyeye taşıyan süreçte neleri farklı yaptınız?
Sinan Kaloğlu: Efe’yi ilk izlediğimde, 3’lü savunma sistemimize uygun bir sol stoper olabileceğini düşündüm. Gözlem yeteneği, öğrenme isteği ve çalışkanlığı dikkatimi çekti. Onun gelişim alanlarını belirleyip özgüvenli bir ortam sağladık. 16 yaşında Trabzonspor’a karşı 85 bin kişi önünde sahaya çıktığında mental olarak olgun bir duruş sergiledi. Bugün milli takım forması giymesi ve Fransa’da oynaması, bu yaklaşımın meyvesidir.
Transfermarkt.com.tr: Gençlerbirliği’ne gelirken takımın durumu oldukça kritikti. O süreçte takıma nasıl bir mentalite aşıladınız?
Sinan Kaloğlu: Göreve geldiğimizde takım ligin dibindeydi ve kamuoyunda küme düşmesi kesin gözüyle bakılıyordu. Çünkü neredeyse tüm maçlarımız Süper Lig hedefi olan takımlarlaydı. Oyunculara ve camiaya şunu söyledim: "İnananlarla yola çıkar, mucizeleri birlikte gerçekleştiririz." İlk maçta Eyüpspor gibi güçlü bir takımı deplasmanda yenerek bu inancı sahaya yansıttık. O süreçte en çok ihtiyacımız olan şey mental bütünlüktü, biz de bunu sağladık. Psikolojik dayanıklılığı yüksek bir yapı oluşturduk ve oyuncuların bireysel hedeflerini kolektif hedefle uyumlu hale getirdik.
Transfermarkt.com.tr: Ertesi sezon sınırlı imkanlarla Play-Off yarışında kalmak nasıl mümkün oldu?
Sinan Kaloğlu: Planlamamız üç yıllıktı: İlk yıl ligde kalmak, ikinci yıl Play-Off oynamak, üçüncü yıl ise Süper Lig’e çıkmaktı. 23-24 sezonuna 40 genç oyuncuyla başladık. Kısıtlı bütçeye rağmen doğru analiz ve scouting ile düşük maliyetli, yüksek potansiyelli bir takım kurduk. Yiğit, Melih ve Ertuğrul gibi oyuncuları Türk futboluna kazandırdık. Sezon sonu yaşanan hakem hataları olmasaydı Play-Off’tan çıkmamız içten bile değildi. Ve bugün Gençlerbirliği takımı o dönüm noktasından ayağa kalkmış haliyle Süper Lig'de. Emeği geçen herkese tebrikler.
Transfermarkt.com.tr: Kayserispor’daki ilk dört maçta 8 puan aldınız. Oynattığınız ön alan baskılı oyunla dikkat çektiniz, sonrası istediğiniz gibi olmasa da bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sinan Kaloğlu: Takımı mental ve fiziksel olarak yeniden inşa ettik. Kadro dışı kalan oyuncularla yeniden temas kurarak aidiyet duygusunu yükselttik. Oyun modelimizi netleştirip kısa sürede sonuç aldık. Takımın güvenini kazandık, ancak dış faktörlerin etkisiyle bu süreç sekteye uğradı. İlk Mağlubiyetimizi Fenerbahçe'ye karşı haksız bir şekilde aldık. Maçın başındaki penaltı herkesin malumu zaten farklı yenilsek de pozitif bir oyun oynadık... Çok daha zor bir fisktüre girmiştik ve Başkanımız Ali Bey de görevi bırakmıştı. Ekonomik problemler cabası. 12 maçlık serüvende beni ve ekibimi mutlu eden ligin ilk yarı istatisliklerinde ceza sahasına en çok giren 4. takım, en çok orta yapan 1. en çok korner kullanan 2. takım olmuştuk. Maalesef sonuçlandırmada 18. olmuştuk. Görevi bıraktığımızda çalıştığımız 12 maçlık puan durumunda zorlu fisktüre rağmen düşme hattının üstündeydik.
Transfermarkt.com.tr: Hücuma dayalı ve önde baskı odaklı oyun anlayışınızın temelleri neler?*
Sinan Kaloğlu: Ben hücum kökenli bir oyuncuydum, bu yüzden oyun felsefemde daima hücum ön plandadır. En iyi savunma, topun rakipte kalmamasıdır. Ancak sistem tercihi, elimdeki oyuncu profiline göre şekillenir. Elimizdeki kadroya uygun doğru dizilişi oluşturmak ana prensibimiz oldu. Buna göre bir saha içi organizasyonu oluşturuyorum. Oyunun her anını güçlü analizlerle destekleyerek planlıyorum. Sahada oyuncularımın karşılaşacağı her ihtimale onları hazırlamak için tekrarlanmış antrenman planlamalarına ihtiyacınız var ve ben bunu çok önemsiyorum. Önce elimdeki oyuncuların neyi en iyi yaptığını analiz ederim. Sonra haftalık rakip analizlerine göre formasyon değişiklikleri yaparım. Maç içinde diziliş değiştirebilen esnek bir yapı kurmak en büyük önceliğim. Ayrıca tüm oyuncuları kullanarak iç rekabeti canlı tutmaya çalışırım.
Transfermarkt.com.tr: Genç oyuncularla iletişimde nelere dikkat ediyorsunuz?
Sinan Kaloğlu: Onlara bir ağabey gibi yaklaşıyorum. En çok hata yapmaktan korkanlar onlar çünkü. Güven verici, anlayışlı ve teşvik edici bir iletişim dili kuruyorum. Potansiyellerini açığa çıkarmaları için onları cesaretlendiriyorum.
Transfermarkt.com.tr: Almanya ve Hollanda’da aldığınız eğitimlerin katkısı ne oldu?*
Sinan Kaloğlu: Bu ülkelerdeki futbol kültürü, taktiksel disiplin ve bireysel gelişime verilen önem vizyonumu genişletti. İki yabancı dil öğrendim ve hâlâ kendimi geliştirmeye devam ediyorum. Eğitim hiçbir zaman bitmez. Avrupa'nın önde gelen teknik adamlarının antrenman metodlarını her fırsatta canlı olarak izliyorum, verilerine ulaşıp analizler yapıyorum. Taktiksel driller üzerinde çeşitliliği artırıp kendi oyun felsefeme uygun hale getirmeye gayret gösteriyorum. Benim büyük hayallerim var ve bunun için çok mesai harcıyorum.
Transfermarkt.com.tr: TFF’de antrenör eğitmeni olarak görev aldınız. Türkiye’de genç teknik direktörlerin gelişimini nasıl görüyorsunuz?
Sinan Kaloğlu: TFF Eğitim Dairesi'nde C, B ve A lisans eğitimlerinde görev almak benim için büyük bir okul oldu. Özellikle Oğuz Çetin hocamdan çok şey öğrendim. Yeni nesil teknik direktörlerin vizyonu ve öğrenmeye açıklığı umut verici. 3-5 yıl içinde bu eğitimlerin meyveleri kulüplerin altyapılarında net biçimde görülecek.
Transfermarkt.com.tr: Futbolculuk kariyerinizin teknik direktörlüğünüze katkısı nedir?
Sinan Kaloğlu: Üst düzey futbolculuk geçmişim sayesinde oyuncuların ruh halini daha iyi anlıyor, saha içindeki baskıyı daha doğru okuyabiliyorum. Ancak sadece geçmişe yaslanmak yetmez. Sürekli gelişmek, öğrenmek şart. Öğrenebileceğimiz önemli teknik adamlar var çünkü. Klop'un görevdeyken oyuncularla olan iletişimi, Bielsa'nın maç analizleri ve ürettiği çözümler, Luis Enrique'nin dinamik oyunu... Bu örneklerin sayısını artırabiliriz ama bu adamları sadece yüzeysel olarak izlemek yetmez. Çalışma prensiplerini, gelişim metodlarını da mümkün olduğunca araştırmaya, yerinde görmeye gayret ediyorum.
Transfermarkt.com.tr: Yeni teklifler var mı? Yakın vadede hedefleriniz nedir?
Sinan Kaloğlu: Fark yaratan bir ekibe sahibim. Gelen teklifleri değerlendiriyoruz. Gideceğimiz kulüpte oyuncu performansını yükseltip kulübün marka değerini artırmak, genç oyuncular üzerinden ekonomik katkı sağlamak önceliğimiz. Uzun soluklu projeler bizi cezbediyor. Oyuna değer katmak ana hedef. Bunun için doğru ve kaliteli antrenman. Bilimden, hatta yapay zekadan da faydalanarak güçlü oyunu ortaya çıkaracak tüm parametreleri kullanarak büyük takımlarda, A Milli Takım'da ve Avrupa'da çalışabilecek seviyelere ulaşabilmek benim için hayal değil hedef ve ben bunları yapacağıma inanıyorum.