Rektör Çalış aşıda faz-2 çalışmaları için gün verdi; kameralı sınav hakkında konuştu

Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalış, online sınavların kameralı yapılmasına ilişkin, "Korkulacak bir sistem değil. Sonuçta siz yüz yüze sınava girdiğinizde karşınızda bir gözetmen var. Ha orada öğretmen gözetlemiş ha kameralı sistemde." dedi.

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Kayseri Gazeteciler Cemiyeti'ni ziyaret eden Çalış, YÖK tarafından gözetimli ve denetimli sınav yapılmasıyla ilgili eylül ayında üniversitelere bir yazı geldiğini söyledi.

Türkiye'de 11 üniversitenin kurumsal akreditasyona kabul edildiğini, bunlardan birinin de ERÜ olduğunu anlatan Çalış, bununla ilgili değerlendirmelerin sürdüğünü ve bu akreditasyonu alacaklarına inandıklarını belirtti.

Akreditasyon sürecinde sınav güvenliği ve denetiminin çok önemli olduğunu vurgulayan Çalış, şunları kaydetti:

"Biz öğrenci odaklı bir üniversiteyiz. Öğrencilerimiz bunu anlayacaklar, sınavları da çok başarılı geçecek ben buna inanıyorum. Kafalarında bazı soru işaretleri olduğu için tedirginler. Sınav güvenliği ve denetimini biz yapacağız ama öğrencilerimiz için de elimizden gelen kolaylığı sağlayacağız. İkinci bir alternatifte kamerayı açmak istemeyen öğrencilerimiz için de inşallah pandemi koşulları düzeldiğinde yüz yüze ne kadar sayı olursa onları da sınava almak istiyoruz. Böyle bir seçenekleri de var. Biz öğrencilerimizi asla mağdur etmeyiz, diyelim ki pandemi düzelmedi, biz yine online sınavla başka türlü yönlerde senato kararı alarak onlar odaklı bir sınav yürütmeye çalışırız. Aslında kameralı sistem korkulacak bir sistem değil. Sonuçta siz yüz yüze sınava girdiğinizde karşınızda bir gözetmen var. Ha orada öğretmen gözetlemiş (Çünkü YÖK istiyor) ha kameralı sistemde. Sadece sizi görmek, o sınava siz mi giriyorsunuz bunu görmek gözetmek. Başkası girmesin, öğrenci girsin sınava."

Çalış, öğrenci konseyi başkanı seçtiklerini, 52 bin öğrencinin 500'ünün bu konuyla ilgili tedirgin olduğunu, uzaktan yapılan toplantılarda öğrencilerin yüzde 80-90'ının kamera istediğini belirterek, "Çünkü öğrenci 'İkinci sınıfta okul birincisiydim şu an 20 kişi beni geçti' diyor. Öğrencilerin faydasına olan bir sistem. Gelecekte bunu anlayacaklar. Biz her türlü kolaylığı sağlayacağız." ifadelerini kullandı. 

Kovid-19'a karşı yerli aşıyı geliştiren Prof. Dr. Aykut Özdarendeli ile ekibinin Koçak Farma firmasında bir haftadır çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Çalış, her şeyin prosedüre uygun, güvenli ve kaliteli olmasını istediklerini, bu nedenle çok dikkatli davrandıklarını dile getirdi.

Aşının dolum işleminin Koçak Farma firmasında gerçekleştirildiğini dile getiren Çalış, şöyle devam etti:

"Onlar da çok destek veriyorlar. Şu anda 200'ün üzerinde gönüllüde faz-2'ye geçeceğiz ama 400'ün üzerinde gönüllümüz şu anda bekliyor. Bunların çalışmaları devam ediyor. faz-2 hemen aşı başladı, vurulacak anlamına gelmiyor. Ondan önce birtakım çalışmalar gerekiyor. Faz-1 aşamasında da Koçak Farma'da dolum oldu, orada güvenlik testleri yapıldı, sonrasında başlamıştık.

Şu anda güvenlik testleri devam ediyor, dolum işlemleri devam ediyor. İnşallah bu ayın sonuna faz-2'ye başlamayı düşünüyoruz ama bir hafta önce, bir hafta sonra olabilir. O yüzden zaman vermeyi çok istemiyoruz çünkü bu işler ince işler, dikkat edilmesi gereken işler. Allah korusun bir yerde yanlış yapıp bütün emekler boşa gideceğine çok dikkatli olup bir hafta, on gün geç olsun.

Tabii ki biz de acele ediyoruz, milli aşımızın bir an önce çıkması için. Elimizden geleni yapıyoruz, şu an önemli hiçbir sorun olmadığını da söyleyebiliriz. Biraz zamana ihtiyaç var. En geç bu ayın sonuna başlamayı düşünüyoruz."

Çalış, araştırmacıların işlerini titizlikle yaptıklarını vurguladı.

Aşı çalışmaları konusunda dikkatli olmaları gerektiğini kaydeden Çalış, "Aslında faz-2'ye geçtik de sayılır ama aşılama başlamadı sadece çünkü faz-2'ye geçmek demek gönüllüleri bulmak, ön çalışmalarını yapmak, onların tahlillerini almak demek. Bunlar yavaş yavaş başladı. Dozlamaya da inşallah en kısa süre içinde geçmeyi düşünüyoruz. Şu an, şu tarihte demek de doğru olmaz." diye konuştu. 

- "45-50 günde faz-2 biter"

Türkiye'de 4 aşı çalışmasının olduğunu dile getiren Çalış, şunları kaydetti:

"Bunlar da inşallah faz-1'e geçecek. Ocak ayının sonunda hatta şubatta bile başlasak bir 45-50 günde faz-2 biter. faz-3 dediğimiz şey, geniş bir aşılamadır. İnşallah, dua edin, her şey yolunda giderse bizim aşımızın da nisan ayında acil kullanımla hem faz-3'ü hem geniş kullanımı olur diye ümit ediyoruz. Sağlık Bakanımızın ve Cumhurbaşkanımızın dediği gibi biz de nisan ayında olur diye ümit ediyoruz. Niye bir tane aşımız olsun ki 4-5 tane olsun. Kim önde giderse gitsin biz elimizden geleni yapıyoruz, şu an en önde giden biziz. Biz diğer ülkelere de gönderelim istiyoruz, niye ABD'den, Çin'den, Almanya'dan aşı alalım, onlar bizden alsın. Bunun için de kaliteli bir aşımızın olması lazım, bu yüzden çok dikkatliyiz." 

Çalış, zor şartlar altında cefakarca ve vefakarca çalışan gazetecilerin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü de kutladı.

Cemiyet Başkanı Veli Altınkaya da ERÜ İletişim Fakültesi ile çeşitli projeler gerçekleştirdiklerini, "Kayseri'nin 100 Yıllık Basın Tarihi" kitabının yayımlanacağını, Basın Müzesi ile ilgili çalışmaların sürdüğünü, 29 Ağustos'ta müzenin açılmasını planladıklarını belirtti.

Gazetecilerin 2008 yılına kadar polis, asker, madenci ve itfaiyeciler gibi fiili hizmet süresi aldığını anımsatan Altınkaya, şunları söyledi:

"Bu, yeniden SGK tarafından 3 ay yani yılda 90 güne çıkarıldı. Bu, adeta bir müjde ama kanunu çıkaranlar 'İlla basın kartı olacak.' diyor. Fiilen sahada çalışıyorsa basın kartı olma zorunluluğu olmamalı ama 'Basın kartı olacak.' dediler. Değerli meslektaşlarım 212 sayılı Basın İş Kanunu'ndan sigortalıysa mutlaka basın kartına başvurmalı yoksa yıpranmadan yararlanamıyorlar.

Hiç olmazsa basın kartı olanlar bundan yararlanabilecek."

Diğer Haberler