Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’nde Komiser Murat Aranmış: ”Sürücülerimiz trafikte hangi kuralı ihlal ediyorsa biz bu EDS'lerle, Mobeselerle, denetimlerini yapıyoruz. Ayrıca 1700 küsur noktamızda kameralarımız mevcut” dedi.
Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’nde Komiser Murat Aranmış EDS ve PTS hakkında bilgiler vererek denetimlerdeki kayıtların 7-24 devam ettiğini belirtti. Komiser Aranmış: “PTS açılımı şudur, Plaka Tanıma Sistemi. Bu plaka tanıma sisteminde biz neler alakalıyoruz, neler dikkat ediyoruz? Plaka tanıma sisteminden bizim ilimize, çevre illerden giren araçların, yani bazı kriterleri var. Aracın yakalaması var mı, yok mu? Aracı sürücüsünün yakalaması var mı, yok mu? Tescil sahibinin yakalaması var mı, yok mu? Bu tür kriterleri var. Biz bu kriterleri aktif hale getirdik. Buradan girdiğinde sistem bize uyarı veriyor. Biz de ekiplerimizi görevlendiriyoruz. Aracı almaya çalışıyoruz. Büyük bir çoğunluğundan alarak gerekli işlemleri yapıyoruz. Plaka tanıma sisteminin bir özelliği de şudur; ilimize kaç tane araç girmiş, kaç tane araç çıkmış? Ya da şöyle bir durum var. Örnek veriyorum. Yan ilimizde bir asayiş olayı cereyan etmiş. Bizim ilimize araç gelmiş mi, gelmemiş mi? Bunların denetimini yapmak, bunların kontrolünü yapmak için bu PTS sistemlerimiz var. EDS sistemlerimiz de bunun trafik boyutunda olanı düşünelim. Yani Elektronik Denetleme sistemi. Biz EDS'den sürücülerimiz emniyet kemeri kullanmış mı? Sürücülerimiz telefonla görüşerek seyir mi ediyorlar, yolculuk mu yapıyorlar? Şerit ihlali mi yapıyor? Sürücülerimiz trafikte hangi kuralı ihlal ediyorsa biz bu EDS'lerle, Mobeselerle, denetimler yapıyoruz. 1700 küsur noktamızda kameralarımız mevcut. İki gözün yaptığını, fiziki olarak iki gözün gördüğünü kamera 7-24 görüyor. Ben sahadayken bir kural ihlalinin yapıldığını görmeyebilirim. Ya da bazen oluşuyor ki mesleki körlüğümüz de oluşabiliyor. Bakıyoruz ama kural ihlalinin yapıldığını algılayamayabiliyoruz. Neticede biz de insanız. Robot değiliz. Bu trafikte denetimleri yaparken hislerimizi bir kenara bırakamayız. Profesyonel olmak zorundayız. Lakin biz de insanız, hislerimiz var. Bazen görmüyoruz. Bu üniformayı giydim doğrudur. Benden görev bekleniyor, ifa ediyorum. Lakin 7-24 bu mümkün değil. İnsan gözüyle. Bu sebepten dolayı kameralarımız artırıldı. İnsanın gözle göremediğini kameralar tespit ediyor ve kayıt altına alıyor. Kayıt altına alındığı için biz işlemimizi daha sonra inceliyoruz, analiz ediyoruz. Hangi kural ihlali yapıldığını tespit edip gerekli cezasını uyguluyoruz. Bu sebepten dolayı kameralarımız artırıldı. EDS olsun, PTS olsun, Mobese olsun. Hepsi artmış vaziyette daha da artacak” ifadelerini kullandı.
NEREYE RADAR KONULACAĞI NASIL BELİRLENİYOR?
Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü Eğitim Büro Amirliği’nde Polis Memuru Ersin Özaltın: “Radar uygulamalarında bizim bir kaza haritamız var. Yaralamalı kazalarda mavi iğne, ölümlü kazalarda kırmızı iğne batırılır o haritaya. Bu iğnelerin yoğunlaştığı yerlerde radar uygulaması daha sık yapılır” dedi.
Radar uygulamaları ve hız denetimlerinde hangi kriterlere göre nokta seçildiği hakkında bilgiler veren Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü Eğitim Büro Amirliği’nde görevli Polis Memuru Ersin Özaltın: “Radar uygulamalarında bizim bir kaza haritamız var. Yaralamalı kazalarda mavi iğne, ölümlü kazalarda kırmızı iğne batırılır o haritaya. Bu iğnelerin yoğunlaştığı yerlerde radar uygulaması daha sık yapılır. Aslında radarın amacı şudur; kaza olan yerlerde sürücülerin “burada radar olabilir, genellikle burada radar var” düşüncesini oturtup biraz daha yavaş gitmesi ve o yavaş gitmeyi alışkanlık haline getirerek artık bunu hayat tarzı haline getirmesini amaçlıyoruz. Ama genelde sürücüler “tam yerine koymuşsunuz, çok güzel” tepkisini veriyor. Demek ki hep burada hızlı gidiyorlar. Burada araba ortadaki kanala uçuyor. Aslında yolun hiçbir kusuru yok. Aksine yol hız yapmaya çok müsait. Şimdi düz giden bir yolda da bir kasis, gerçekten kasis zaten takdir edersiniz ki aslında çok da gelişmiş ülkelerin kullandığı şey değil. İnsanı, sürücüyü yavaşlatmak için fiziki müdahale. Aslında olmaması lazım ama işte bu şartlarda kasis de zorunlu oluyor. Ölümlü-yaralanmalı kazaları engellemek için radarlarda kaza yoğunluğunun çok olduğu yerler seçilir. Özellikle vatandaşın düşündüğünün aksine. Elimizden geldiğince amacımız, zaten trafikteki keşmekeşliği, düzensizliği ortadan kaldırmak. Herkesin makul sürede ulaşacakları yerlere güvenli biçimde gitmesini sağlıyoruz aslında. Ceza nedir? Hala sen bu kurallara uymamakta zorluyorsan, seni bir şekilde yaptırıma uygulamam lazım” ifadelerini kullandı.
‘TRAFİK EĞİTİM PİSTİNİ BEKLİYORUZ’
Okullardaki trafik eğitimi hakkında bilgiler veren Özaltın: “Eğitim öğretimi yılının başında Milli Eğitimle karşılıklı bir planlama yapıyoruz. Yaklaşık 500-550 okul. Günde 2-3 okul olacak şekilde. Bir ders saati, iki ders saati. Artık okulun yoğunluğuna göre, kalabalık nüfusuna göre düzenliyoruz. Okullarda trafik dersleri vermeye çalışıyoruz. Fakat bu bizim girişimlerimizde oluyor. Okullardaki asıl müfredattaki trafikten bahsedecek olursak, son zamanlarda müfredat geliştirildi. Fakat pratik uygulamalar biraz arttırılmalı ve sadece kitaplı değil de, okulda canlandırmayla, uygulamayla, simülasyon destekli eğitimler verilebilmeli. Burada simülasyon deyince sadece emniyet kemeri olarak değil de, trafiğin her alanındaki yaşanabilecek olayları simüle edilerek desteklenebilmeli. Bunun da yolu aslında bizim şehrimizin en büyük eksikliklerinden biri ilimizde bir trafik eğitim pistimiz yok. Böyle bir imkanımız olsaydı eğer eğitici arkadaşlar okullara tek tek gitmektense, böyle bir randevu sistemi oluşturulur. Okullar randevu alır. Hem daha çok okula hitap edersiniz, hem de çocuklar bir gezi gibi, daha eğlenceli bir şekilde gelerek bütün bu trafik eğitim pistindeki her şeyi deneyip, canlandırma olarak da güzel bir eğitim olabilir. Çok istiyoruz, umuyoruz, bekliyoruz trafik eğitim pistini” şeklinde konuştu.