"Deprem vergisi nereye harcandıysa hesabını millete verin"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Meclis Grup Toplantısı'nda konuştu. İzmir depremi üzerinden iktidarı sert sözlerle eleştiren CHP lideri "Yasalar çıkardık ama yasaların kendi içinde tutarlılığı yok. Riskli alanı kim belirleyecek? Bugüne kadar ne kadar riskli alan belirlendi? Belediyenin yıkma yetkisi yok, yetki merkezi hükümetin" dedi.

Sert sözlerini sürdüren Kılıçdaroğlu "Suriyeliler için 50 milyar dolar harcayanlar, siyasi tercihlerini yurttaşlarını korumak, yaşatmak üzerine kullanmadı. Depremle ilgili önergelerimiz Meclis'te reddediliyor. Suriyelilere gelince para çok ama bizim insanımız tabutlarda yaşıyor" diye konuştu. 

Bir kez daha deprem vergilerini soran Kılıçdaroğlu "İnsanların o binalar içinde ölümü beklemesi hangi vicdana sığar? Para yok mu var. Rahmetli Bülent Ecevit Özel İletişim Vergisi getirdi. 35 milyar dolar toplandı bu vergiden. Bu parayla siz deprem riskini en aza indirebilirsiniz. Deprem vergisi nerelere harcandı diye sorunca kıyametler kopuyor. Bana değil millete hesabını vereceksin? Nereye harcadın parayı?" ifadelerini kullandı 

Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle: 

"Mesut Yılmaz siyasi dünyamızın önemli bir aktörüydü. Kendisine Allah'tan rahmet diliyoruz.Depremin beşinci günü enkaz hala kaldırılmış değil. İnşallah enkaz altındakiler de kurtarılır.

Arama-kurtarma ekiplerine yürekten teşekkür etmek görevimiz. 24 saat 'Acaba bir ses duyabilir miyiz?' diye çalışıyor. Hastaneyi ziyaret ettik. Depreme nasıl yakalandıklarını anlattılar. Biz yaralılara da acil şifalar diliyoruz. CHP'nin bütün üyelerine yürekten teşekkür ederim. Depremin olduğu andan itibaren arkadaşlarımız İzmir'e gitti. 91 milletvekili arkadaşımız İzmir'de görev aldı. Her enkazın başında 24 saat milletvekillerimiz bekledi, çadırların tümü gezildi.

"ŞU ANDA İZMİR'DE HİÇ KİMSE AÇ VE AÇIKTA DEĞİL"

Şu anda İzmir'de hiç kimse aç ve açıkta değil. Bunlar CHP'nin belediyeyle yaptığı çalışmalar. Bir deprem gerçeği var, bunu sürekli yaşıyoruz. Eğer biz ülke olarak deprem gerçeğini kabul ediyorsak önlemler için çaba harcamak zorundayız.

Her depremden sonra aynı şeyleri yapıyoruz. Siyaset ve sivil dünyada da değişen bir şey yok. Deprem olduğunda can kaybını minimize edebiliriz bunu düşünmeliyiz. Deprem mühendisleri diye bir dal var. Bilim bize bunları sunmuş vaziyette. Yasalar çıkardık ama yasaların kendi içinde tutarlılığı yok. Riskli alanı kim belirleyecek? Bugüne kadar ne kadar riskli alan belirlendi? Belediyenin yıkma yetkisi yok, yetki merkezi hükûmetin.

CUMHURİYET'E SERT TEPKİ

Bugün bir gazetemiz, şöyle bir başlık atmış "iktidarıyla muhalefetiyle bilime kulak tıkayan Türkiye"... Pes doğrusu. İktidar tıkıyor evet biliyoruz. Bu ayrımı insanın vicdanının yapması lazım. Kim görevini yapıyor, kim görevini yapmıyor bu da önemli.

İstanbul'daki büyük bir kısmı depreme dayanaksız. Neden önlem alınmıyor. Depremden sonrayı biliyoruz da deprem öncesi neden önlem alınmıyor? 17 yılda 58 deprem araştırma önergesi vermişiz, reddetmişler.

İnsanların o binalar içinde ölümü beklemesi hangi vicdana sığar? Para yok mu var. Rahmetli Bülent Ecevit Özel İletişim Vergisi getirdi. 35 milyar dolar toplandı bu vergiden. Bu parayla siz deprem riskini en aza indirebilirsiniz. Deprem vergisi nerelere harcandı diye sorunca kıyametler kopuyor. Bana değil millete hesabını vereceksin? Nereye harcadın parayı?"

Diğer Haberler