Konuk yazar Razuddin Barlas yazıyor.. "İstanbul Zirvesi; Afganistan'ın 40 yıllık yaralarını iyileştirecek mi?"

Afganistan,  kırk yıldır savaşla yanan ve barış olmayan bir ülkedir. Savaş, bir yandan binlerce ölü, yaralı ve sakat bıraktı; Diğer yandan, büyümeyi ve ekonımik refahı, iyi yönetişimi, adalet ve sosyal refahı sağlamayı, yolsuzluğu ve ayrımcılığı ortadan kaldırmayı, vb. Engellemiştir.İşsizlik, yoksulluk ve milyonlarca yolsuzluk gibi yükselen fenomenler, bu ülkedeki insanların her gün mücadele ettiği yıllık savaşın sonucudur.Bununla birlikte, temel soru, bu yıkıcı savaş ne zaman sona erecek ve Afganistan imar gemisi dünyaya ne zaman yelken açacak?

Taliban hükümetinin düşmesinin ve Afganistan'da yeni bir hükümetin kurulmasının ardından 2001'deki Bonn toplantısı, ülkede yıllarca süren savaş ve şiddetin sona ermesi ve ülkenin vatandaşları barış içinde birlikte yaşayabilme için bir umuttu; Ancak zamanla, durum tersine çevirildi ve sadece umutları enkaza dönmedi; Aksine, savaşın alevleri ülke çapına yayılmıştır.

Aynı zamanda, Yöneticilerin hükümetinin zayıflığı ve başarısızlığı Afganistan'ın bir kez daha terörist gruplar için bir savaş alanı haline gelmesine neden olmuş ve bugün bile Afganistan hükümeti de dahil olmak üzere dünya savaşı kontrol edememektedir.

Bonn Zirvesi'nden yirmi yıl sonra,  bugünkü Afganistan durumu daha çok karmaşık bir haledir. Bugün Afganistan'ın büyük bir kısmı Taliban ve diğer terörist gruplar tarafından kontrol ediliyor, Afgan hükümet güçleri ile terörist gruplar arasındaki 20 ilde çatışmalar devam ediyor, ülkenin siyasi, ekonomik ve yönetişim durumu çok kırılgan ve yolsuzluk, yoksulluk ve işsizlik istatistikleri her zamankinden daha fazla artmıştır.

Bu hafta Cumartesi günü, Afganistan cumhurbaşkanı ulusal güvenlik danışmanı, Hamdullah Mohib, iç savaşa dönüş konusunda uyardı ve yabancı güçlerin Afganistan'ı terk etmesi ve ülkenin barışa ulaşmaması durumunda iç savaş riski olduğunu eklemiştir.

Geçmiş olayları saymadaki amacım, Afganistan'daki savaş ve barış konusunun her geçen gün yeni, daha ciddi ve karmaşık bir aşamaya girmesidir; zira, Bir yandan Taliban'ın Afgan hükümet güçlerine yönelik saldırıları baharın başından bu yana arttı ve bu da ülkeyi tehlikeli bir duruma sokmuştur.

Basında çıkan haberlere göre; Son 48 saat içinde, Kandahar eyaletindeki Arğistan ilçesi, Logar eyaletindeki çarh ilçesi ve Nangarhar eyaletindeki Dangam ilçesinin bir kısmı da dahil olmak üzere Afganistan'ın birçok  önemli bölgeleri Taliban tarafından saldırıya uğradı. Aynı zamanda Taliban, yabancı askerler Afganistan'dan ayrılmadıkça grubun saldırılarının artayacağı konusunda da uyarmıştır.

Öte yandan Afgan hükümeti ile Taliban arasındaki barış görüşmeleri de yoğunlaştı. Katar'ın başkenti Doha'da geçtiğimiz aylarda Afgan hükümeti ve Taliban temsilcileri arasında barışı tesis etmek ve ülkedeki siyasi sistemi tartışmak için birçok görüşme yapmıştı; Ama, şu ana kadar yapılan Afgan barış görüşmeleri sonuçsuz kalmıştır. Afgan hükümeti bu hafta cumertesi günüde, bir dizi hükümet müzakerecisinin Afgan barış görüşmelerine devam etmek için Doha'ya gittiğini duyurdu; Ancak, Taliban henüz yorum yapmadı. Son sefer de, Rusya'nın başkenti Moskova'da, Afgan hükümeti ve Taliban heyetlerinin yanı sıra Rusya, Amerika Birleşik Devletleri, Çin, Pakistan ve Türkiye'den temsilcilerin katılımıyla Afganistan barışına yönelik bir toplantı düzenlendi. Toplantının amacı Afganistan'da elverişli bir ortam yaratmak ve barış görüşmelerine başlama sürecini hızlandırmaktı.

Bu toplantıda Rusya, Amerika Birleşik Devletleri, Çin ve Pakistan temsilcileri islam emirliği'nin dönüşüne destek vermediklerini açıklayarak Taliban'ı bahar operasyonlarını durdurmaya çağırmışlardır.Ayrıca, katılan ülkelerin temsicileri her iki taraftan delegasyonların “barışçıl ve kalıcı bir gelecek hükümeti” kurulması ve kapsamlı bir ateşkes de dahil olmak üzere öenmli konuları derhal bahsetmeleri gerektiğini vurgulamıştır;Ancak, tüm bu çabalara rağmen barış toplantılarının şimdiye kadar sonuçsuz kaldığı görülmektedir; Zira, Taliban saldırıları Afgan güçlerine yönellik artmıştır. Afganistan hala en kötü güvenlik durumunda ve Afganistan barış görüşmelerinde anlamlı bir ilerleme yoktur.

Afganlılar çok ciddi bir hayal kırıklığının doruğundayken Amerika Birleşik Devletleri, İstanbul'da Afganistan'da barış konulu bir toplantı daha yapılacağını duyurmuştur.Haberlere göre toplantı, Nisan ayında Afganistan hükümeti, Taliban ve Afganistan'da yer alan ülkelerden temsilcilerin, Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, Pakistan, Hindistan dahil olmak üzere katılımıyla Birleşmiş Milletler himayesinde gerçekleştirilecektir.

Afganistan'daki pek çok devlet adamı ve siyasetçi, İstanbul Zirvesi'nin hem tarihi hem de Bonn  gibi bir Zirve olacağına inanmaktadır. Afganistan Milli Uzlaşı Yüksek Konseyi Başkanı, Dr. Abdullah Abdullah,son konuşmasında Afganistan'da barış konulu İstanbul toplantısının ülkenin kaderini belirleyeceğini söylemiştir. O aynı zamanda, Hükümetin görüşmelerin içeriğine göre hazır bir şekilde toplantıya gideceğini vurgulamıştır.

Aynı zamanda Afganistan Milli Uzlaşı Yüksek Konseyi, İstanbul Zirvesi için cumhurbaşkanının onayının ardından zirvede sunulacak 37 sayfalık bir planın hazırlandığını duyurmuştur; Ancak, şu ana kadar Afganistan'da barış görüşmelerinin süreci ve ülkede gelecekteki bir sistemin nasıl oluşturulacağı konusunda hala genel bir fikir birliği olmadığı da söylenmelidir; Örneğin, ülkedeki bazı siyasi partiler de İstanbul Zirvesi için planları olduğunu söylmektedir. Aslında, bu kunuya bakarsak Yurtiçi polifoni, Kabil hükümeti için ciddi bir tehdittir.

Öte yandan, ABD’nin Afganistan Özel Temsilcisi Zalmay Halilzad, Cumertesi gününde Türkiye'yi ziyaret etti. ABD’nin Dışişçşleri Bakanlığı’nın bilgilerine göre, Halilzad'ın ziyaretinin amacı, Afgan hükümetini ve Taliban'ı kalıcı bir ateşkes anlaşmasına, kalıcı barış ve adalete varmaya teşvik etmekti.

Zalmay Halilzad türkiye geldikten sonra ABD’nin Ankara’daki büyükelçisiyle beraber Türkiye Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’la bir araya gelmiştir. Haberlere göre her iki taraf İstanbul Zirvesinin Doha zirvesini tamamlayacağını ve Afgan barış sürecine yeni bir ivme ve heyecan katacağını söylemiştir.

Aynı zamanda, Zalmay Halilzad, Ankara'da Afganistan'ın eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Mareşal Abdul Rashid Dostum’u da ziyarret ederek İstanbul zirvesi ve türkiye’nin kritik rölü hakkında konuşmuştur. Abdul Rashid Dostum, son 20 yılda yaşanan gelişmelerde önemli rol oynayan Afganistan'daki en etkili siyasi liderlerden biridir.

İstanbul Zirvesi'nin Afganistan için önemli görülmesinin bir diğer nedeni; Reuters raporuna göre, erken seçim planının devri Afgan hükümeti tarafından yapılan toplantıda tartışılacaığınıdır. Reuters geçtiğimiz günlerde iki üst düzey Afgan hükümet yetkilisinin Cumhurbaşkanı Eşref Gani'nin yaklaşık altı ay içinde erken seçim çağrısı yapmasının planlandığını söylediklerini aktarmıştır.Görünüşe göre bu plan, Amerika Birleşik Devletleri'nin Afgan hükümeti için bir geçiş dönemi hükümet planı önermesinin ardından hükümet tarafından önerilmişti.

Başka bir noktadan bakarsak Türkiye, son 20 yılda Afganistan için hem siyasi hem de ekonomik ve sosyal refah açısından en etkili ülkelerden biri olmuştur. Türkiye, Pakistan ile çok yakın ilişkilere sahip olduğundan dolayı nüfuzunu Pakistan'ı Kabil hükümeti ile barış sürecine yardımcı olmak için kullanacağını umulmaktadır. Bu yüzden de İstanbul Zirvesi Afganlar için çok anlamlı bir zirvedir.

Son günlerde İstanbul Zirvesi, aralarında üst düzey hükümet yetkililerinin de bulunduğu çok sayıda vatandaşın konuşması oldu ve ülke vatandaşlarının kapsamlı bir barış ve savaşın sona ermesi için umutlarını artırdı;Ancak İstanbul zirvesinin 40 yıldır uğraştıkları Afganların çektiği acılara bir çare olup olmayacağı henüz belli değil ve zamanın cevaplayacağını bir sorudur.

Diğer Haberler